Mirasımı İstediğim Kişiye Bırakabilir Miyim?
Siz değerli okuyucularıma bu makalemde sizlerden en çok gelen “mirasımı ölmeden önce istediğim bir kişiye bırakabilir miyim? Miras payımın mirasçılarım arasındaki oranına karar verebilir miyim?”
sorularınıza cevap olacak miras
sözleşmeleri ve türlerinden bahsedeceğim.
Miras Sözleşmeleri
Miras sözleşmeleri miras hukukunun en önemli konularından biridir. Bildiğiniz gibi, miras sözleşmelerinin iki şekli bulunmaktadır. Bunlar olumlu miras sözleşmeleri ve olumsuz miras sözleşmeleridir.
Olumlu miras sözleşmeleri denildiğinde bilmemiz gereken en önemli husus; kişinin mirasının tamamını veya belirlemiş olduğu bir kısmını yahut belirli bir malını sözleşme yaptığı kişiye ya da üçüncü bir kişiye bırakmasıdır. İşbu durum miras hukukunda miras sözleşmesi olarak adlandırılmaktadır.
Olumsuz miras sözleşmesi söylemi yerine miras hukukunda mirastan feragat sözleşmesi terimi kullanılmaktadır. Mirastan feragat sözleşmesinde; miras bırakan gelecekteki mirasçıları ile mirasçı olmayacaklarını içerir beyanlarının imza altına alınmasıdır. Burada esas konu ise, mirastan feragat sözleşmesi ile artık gelecekte mirasçılık sıfatına haiz olunmayacağı taraflarca hüküm altına alınmaktadır.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 527. maddesinde olumlu miras sözleşmelerinin usul ve esasları düzenlenmiştir.
TMK madde 527- Miras bırakan, miras sözleşmesiyle mirasını veya belirli malını sözleşme yaptığı kimseye ya da üçüncü bir kişiye bırakma yükümlülüğü altına girebilir. Miras bırakan, malvarlığında eskisi gibi serbestçe tasarruf edebilir; ancak, miras sözleşmesindeki yükümlülüğü ile bağdaşmayan ölüme bağlı tasarruflarına veya bağışlamalarına itiraz edilebilir.
İşbu madde metni incelendiğinde de görüleceği üzere, miras bırakana çok önemli mirası üzerinde tasarruf edebileceği haklar tanınmıştır. Miras bırakan, miras sözleşmesinin karşı tarafı lehine bir ölüme bağlı tasarrufta bulabileceği gibi ayrıca, miras sözleşmesinin tarafı olmayan üçüncü bir şahıs lehine de ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir.
Miras sözleşmesinde, miras bırakan bir kişiyi mirasçı atayabilir veya bir kişiye belirli bir mal vasiyetinde bulunabilir. Bu ölüme bağlı kazandırmaları miras sözleşmesinin diğer tarafı lehine yapabileceği gibi ayrıca sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişi lehine de yapma imkânı getirilmiştir.
Miras sözleşmeleri uygulamada tek taraflı ve iki taraflı olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Sözleşmelerin Türk Borçlar Kanunu anlamında her zaman iki taraflı olduğu açık şekilde düzenlenmiş olsa da hukuki anlam ve mahiyeti itibariyle farklılıklar arz etmektedir.
Miras sözleşmelerinde yalnızca bir taraf ölüme bağlı tasarrufta bulunuyor ise buna tek taraflı miras sözleşmesi denilmektedir. Örnek vermek gerekir ise; sözleşmenin diğer tarafını ya da sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişiyi mirasçı atayabiliyor, ya da sözleşmenin diğer tarafını ya da sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişiye belirli bir mal vasiyetinde bulunuyorsa tek taraflı miras sözleşmesinin varlığından söz edilmektedir. Her iki taraflı miras sözleşmesinde ise taraflar özgür iradeleri ile ölüme bağlı tasarrufta bulunmaktadırlar. Miras sözleşmeleri resmi şekle tabidir. Uygulamada her iki taraf irade açıklamasını resmi memur önünde noter huzurunda gerçekleştirmektedirler.
Miras sözleşmelerinde bir diğer ayrım ise; ivazlı miras sözleşmeleri ile ivazsız miras sözleşmeleridir. Miras sözleşmesinde ölüme bağlı tasarrufta bulunan kişinin miras sözleşmesi yapma ehliyeti bulunmalıdır. Tam ehliyetli, ayırt etme gücüne sahip ve ergin olan kişilerin miras sözleşmesi yapma hakları mevcuttur. Kısıtlı olan kişilerin miras sözleşmesi yapmaları mümkün değildir. Miras sözleşmesinin tarafını oluşturan kişinin bir diğer deyişle ölüme bağlı tasarrufta bulunmayan kişinin tam ehliyetli olması şartı bulunmamaktadır. Ancak genel olarak Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen ehliyet kuralları dikkate alınmaktadır.
Miras sözleşmeleri miras bırakanın ölüme bağlı bir tasarrufu ile gerçekleştirilmektedir. Ölüme bağlı tasarrufta bulunma hakkı kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olması sebebiyle kanuni olarak temsil ve vekil tayin edilerek yapılması mümkün değildir. Dolayısıyla kanuni temsil ve iradi temsil yasağı bulunmaktadır. Miras sözleşmelerinde de ölüme bağlı tasarrufta bulunan tarafın bir kanuni temsilci veya iradi temsilci eliyle temsil edilmesi söz konusu olmamaktadır.
Miras sözleşmesi yapmak istediğinizde mutlaka yetkili memur önünde, noter huzurunda, avukattan hukuki yardım alarak düzenlenmesini talep etmeniz haklarınızı ve mirasçılarınızda sizden sonraki miras haklarının korunmasında önem arz etmektedir. Sağlıklı günler dilerim.
Avukat Gizem GONCE